Kilo ile kurbanlık alım satımı caiz mi?

Bildir
Soru

Lütfen bu sorunun neden bildirilmesi gerektiğini düşündüğünüzü kısaca açıklayın.

Bildir
İptal etmek

Kurbanlık hayvan almak için satıcıyla belli bir fiyat üzerine anlaşıp başı kesildikten sonra saf eti kaç kilo çıkarsa kilo başına belirlenen fiyat üzerine anlaşmak caiz mi?

Cevap ( 1 )

  1. 2021-07-19T23:32:57+03:00

    Lütfen bu cevabın neden bildirilmesi gerektiğini düşündüğünüzü kısaca açıklayın.

    Bildir
    İptal etmek
    Bu cevap düzenlenmiştir.

    Değerli kardeşim!

    Bu şekilde ki alım satım geçmiş asırlarda yaygın olmadığı hatta yok derecesinde olduğu için açık ve net bir ibare bulmak zordur. Malumunuz geçmiş asırlarda halkın çoğu hayvan alımından anladıkları için, göz bakışıyla hayvan alımını yapıyorlardı. Onlar için bu şekilde daha uygundu. Fakat bu asırda şehir hayatı fazlalaştığı için genel olarak halk göz bakışıyla hayvan alımından anlamadıkları için, aldanma riskleri fazla olduğu için, hayvan alımında bu gibi yollara baş vurmalarına sebep oldu. Bu çeşit alım satımda üç sıkıntı vardır . Mechuliyet, kabd ve başı kesilmesi mecburiyeti.
    Mechuliyet meselesi :Resulullah (s.a.s) ğarar’a(aldatmaya) sebebiyet veren akitleri yasaklamışlardır. Meçhuliyette genelde aldatmaya sebebiyet verdiği için, akitte meçhuliyetin olmaması lazım. Fakat az olan mechuliyet’ de musamaha göstermişlerdir. Bu meselemizde satılan malda sıkıntı yok. Çünkü gözle muşahede ediliyor. Burda semen’ de mechuliyet vardır. Çünkü başı kesilmeden eti tartılmadan bu hayvanın ne kadar para ettiği belli değildir. Bu çeşit alım satıma fetva veren alimler genelde bunu subret meselesine kiyas ediyorlar. Bizim fıkıh kitaplarında geçiyor ki :
    و يصح بيع الصبرة المجهولة الصيعان كل صاع بدرهم.
    Bu ibarenin tercumesi :Kaç sa’a olduğu belli olmayan, belli gıda yığının tümünü her sa’a başına bir dirheme satmak sahihtir diyor. İşte buna kıyasen burda da hayvan bellidir. Kaç kilo olduğu ise belli değildir. Fakat başı kesildikten sonra saf eti kaç kilo çıkarsa kilo başına belirlenen fiyat üzerine tartılıp tartıldıktan sonra parası belli olur. Aynı subret meselesinde ki gibi, gıda yığını ölçüldükten sonra semen belli olur. İşte zahiren bakıldığında bu iki mesele arasında fazla bir fark gözükmüyor. Fakat biraz derine inildiğinde iki mesele arasında bazı farklar vardır. Subret meselesinde bütün gıda yığını tartıyla tartılıyor. Hayvan meselesinde ise sadece saf eti tartılıyor. Diğer parçalar baş, ayaklar, bağırsaklar ve içindeki atılan pislikler ise tartılmıyor. Bir hayvan canlı olarak 100 kilo atsa. Ortalama saf eti 50 kilo cıvarı çıkar. Kısacası bu hayvanın tartılan kısmı yarısı civarıdır. Diğer yarısı ise hiç tartılmıyor. Halbuki subret meselesinde ise buğday, mercimek ve saire hepsi tartılıyor. Başı kesmeden ve etini tartmadan aralarında ki anlaşmazlık nasıl giderilecek? Bu hayvanın illa başı kesilmesi lazım. Demek ki bu şekilde kiloyla hayvan alımının kabdı başı kesilip eti tartıldıktan sonra gerçekleşir. Biri deseki kurban meselesinde böyle bir anlaşmazlık sıkıntısı yok. Zaten adam kurbanlık için kesmek için alıyor. Başkasına satmaz, hibbe ve saire etmez ki. Cevabında derim ki :Bizim fıkıh kitapların tümünde geçiyor ki :Kabd gerçekleşmeden, orda ki mulkiyet zayıf bir mulkiyettir. Mesela akit yaptılar ve daha oradayken hayvan telef olsa bu hayvan satıcıdan gider. Ancak kabd gerçekleşse o zaman tam mulkiyet gerçekleşir. Burda da başı kesilmeden ve eti tartılmadan kabd gerçekleşmez, tam mülkiyet olmaz. Malumunuz kurban edilecek hayvan kurban eden şahsın mulkiyetinde olması lazım. Birde et olmaz. Canlı hayvan olması lazım ve kurbanlık için gereken şartlar bu hayvan da olması lazım. Bu meselemizde ise her ne kadar akitle kurban edilecek hayvan kurban edecek şahsın mulkiyetine geçmişse de burdaki mulkiyet kabd gerçekleşmediği için zayıf bir mulkiyettir. Zayıf bir mulkiyetle kurbanlık olurmu olmaz mı? Bunu fıkıh kitaplarında görmedim. Fakat bunun maneviyat bakımında sıkıntılı olduğu aşikardır. Çünkü kurban kesen şahıs Allah’ ım bu benim malımdır,mülkümdür.istediğimi yaparım. Buna rağmen senin yolunda bunu kurban olarak kesiyorum. Halbuki bu meselemizde bu adam bu şekilde Allah a niyazda bulunamaz. Çünkü kabd gerçekleşmediği için mülkiyeti bu hayvanın üzerinde zayıftır. şimdilik onu satma, hibbe etme ve diğer tasarruflarda bulunamaz. İşte bu yönden başı kesildikten sonra saf eti kaç kilo çıkarsa kilo başına belirlenen fiyat üzerine anlaşmak kurbanlık için sıkıntılı.

    Diğer sıkıntı ise :Kesim mecburiyeti : Subret meselesinde gıda yığını tartılmadan önce ve tartıldıktan sonra ki halleri arasında her hangi bir değişiklik meydana gelmez.Yüz kerede tartılsa değişen bir şey yok. Hayvan meselesinde ise hayvanın başı kesilmeden önceki hali ile başı kesilip postu soyulup içindekiler çıkarılıp tartıldıktan sonraki hali arasında dünyalar kadar fark vardır. Başı kesilmeden hayvanın menfaatleri başkadır. Başı kesildikten sonra ki menfaatleri ise başkadır. Burda sadece etinden istifade edilir. üreme ve diğer faideleri tamamıyla yok olmuştur. Bu şekilde ki hayvan alan şahıs diyemez ki ben bunu şimdi kesmiyorum senelerce ondan istifade ederim daha sonra keserim bunu diyemez. Çünkü satıcı bunu kabul etmez. Hemen başı kesilip semenin ne kadar olduğunu öğrenip parasını almak için. Demek ki her ne kadar başı kesme şartı, telaffuz edilmez sede, hakikatte bu şart vardır. Kesmem diyemez.Çünkü örfen bu şekilde ki alım satım en fazla bir kaç günde başı kesilmesi lazım.Genelde ne zaman başı kesileceği üzerinde konuşulur, anlaşılır. Malumunuz buda sağ olan hayvanın menfaatlerinden mahrum bırakmaktır. Bu şart, akdin muktedasına ters düştüğü için bu akdi ifsat eder. Batıl kılar. Subret meselesinde ise tartı şartı, akdin muktedasına ters düşmez zarar vermez. Bunu her ne kadar kurbanlık için alsada akit yaptıktan sonra artık bu hayvanı kurban etmekten cayamaz. Bunu sağ olarak yanımda tutayım bunun yerine başka bir hayvanı kurbanlık için keseyim diyemez. Halbuki bu mecburiyetlik hayvan alımında olmaması lazım. Müşteri ister hayvanı yanında sağ tutar bu şekilde ondan istifade eder. İster başını keser bu şekilde onun etinden istifade eder bu onun hakkıdır. Bu hakkında her hangi bir kısıtlama şartı koşulamaz. Koşulsa akit batıl olur. Halbuki kiloyla almada bu kısıtlama getiriliyor.

    Hulasa : Kurban ibadetini bu sıkıntılara maruz bırakmamak en uygunudur. Alternatifler çoktur. Başka alternatifler olduğu halde niye illa bu şekilde kurbanlık için hayvan alınsın ki. Onun için yukarıda da beyan ettiğim gibi, bu şekilde ki kurbanlık alımının bazı sıkıntıları olduğu aşikardır. Bütün bunlara rağmen fetva verenlerde vardır. Bu fakire zahir olan ise bu şekildeki hayvan alımına fetva vermemek daha uygundur. Takvada bunu gerektirir. Allah daha iyi bilir.

    Kaynak: فتاوي الهندي من كتب الحنفية
    منهاج للإمام النووي
    المحيط البرهاني من كتب الحنفية

    Selâm ve sevgilerimizle!

    En iyi cevap

Bir cevap bırakın

Araştır

Buradan video türünü seçin.

Video kimliğini buraya koyun: https://www.youtube.com/watch?v=sdUUx5FdySs Ex: "sdUUx5FdySs".

Güvenlik Görseli güncellemek için resme tıklayın.

Yanıtlayarak Hizmet Şartlarını kabul etmiş olursunuz.